HEWLER - Süleymaniye'de Şubat'ın 17'sinden bu yana halk eylemlikleri devam ediyor. Süleymaniyeliler her gün öğleden sonra Dergê Sarada bir araya gelerek YNK ve KDP’yi protesto ediyor. Aslında YNK’den daha çok tepkiler KDP’ye yönelmiş durumda.
Süleymaniye dışında Ranya, Qelediz, Kelar, Kifri, Derbendixan, Koysancak, Pencewin, Çarkorna, Çemçemal, Halepçe, Seyid Sadık ve Helbet’te de gösteriler yapılıyor.
Süleymaniye, Halepçe, Seyid Sadık ve Kelar’da KDP büroları önünde yapılan protesto gösterilerinde halkın üzerine ateş açıldı. Şu ana kadar 4 kişi öldü, 200’e yakın yaralıdan bahsediliyor.
Süleymaniye’de süren gösterilerden dolayı KDP buradaki bürosunu boşalttı. Diğer ilçelerde ise KDP büroları önünde güvenlik önlemleri en üst düzeye çıkartıldı.
Bugün Süleymaniye ve çevresi bu gösterilere öncülük ediyor. Süleymaniye’deki gösterilerin devam etmesi Güney Kürdistan’ın diğer kentlerini de ciddi bir biçimde etkiliyor.
Hewler KDP’e ve mevcut iktidarın en yumuşak karnıdır. Bugün gösterilerin merkezi Süleymaniye olsa da aslında tüm gözler Hewler çevrilmiş durumda.
Aslında tarihsel olarak da ilk başkaldırılar hep Süleymaniye merkezli olmuştur. Osmanlı'ya karşı gelişen ilk Kürt isyanı Baban aşireti öncülüğünde Süleymaniye’de başlamıştı. Şeyh Mahmut Berzenci ve en son 1991 yılında Saddam rejimine karşı isyanın fitili Süleymaniye bağlı Ranya ilçesinde ateşlenmişti. İsyan Ranya’da fitillenmişti ama sonuç Hewler’de alınmıştı.
Ancak dikkat çekici gelişmeler var. Süleymaniye YNK’nin denetiminde, göstericiler neden YNK’yi protesto etmiyor? Celal Talabani başta olmak üzere YNK’nin ileri gelenleri neden sessiz? YNK ve Goran Hareketi’nin asıl hedefi KDP mi?
Aslında KDP olayların Hewler'e sıçrayacağından endişe ediyor. Bundan ötürü kentte olağanüstü tedbirler aldı. Giriş ve çıkışlar denetim altında. Başka kentlerde ikama eden vatandaşların Hewler’e giriş yapılması kısıtlanıyor.
Hewler’deki üniversiteler KDP kararıyla yasal olmayan bir biçimde 1 Nisan’a tatil edildi. Hewler dışında gelen tüm öğrenciler yurtlardan çıkarılarak evlerine gönderildi.
Dün ise Selahattin üniversitesi rektörü bu kararın hiçbir yasalığı söz konusu değil diyerek, eğitimin devam edeceğini söyledi.
Hewler’de halkı sokağa çıkaracak güçlerin başında Kosret Resul Ali, Yekgırtu İslami, Komala İslami ve Goran Hareketi geliyor.
Komala İslami hükümetin istifa etmesinden yana. Yekgirtu İslami’nin bazı yöneticileri Süleymaniye’deki eylemliklere katıldı ve burada yaptıkları konuşmalarda, Hewler halkına seslenerek ayağa kalkmasını talep ettiler.
Bundan dolayı KDP, Yekgırtu İslami hareketinin binasının etrafını sardı. Kosret Resul Ali’nin özelikle Süleymaniye’de halkın üzerine ateş açılmasından oldukça rahatsız olduğu söyleniyor. Celal Talabani’nin telefonla Kosret Resul’u arayarak gösterileri desteklememesini istediği belirtiliyor.
Yine faili meçhul bir biçimde öldürülen gazeteci Serdeş Osman ismini kullanan bir grup ve farklı inisiyatifler Hewler’de halkın gösteri yapması çağrısında bulundu.
KDP durumun tehlikesini sezmiş olmalı ki Yekgırtu İslami, Komala İslami, Goran ve YNK’yi uyardığı söyleniyor.
KDP’nin geleneksel merkezi konumundaki Dohuk kentinde ise son dönemlerde islami hareketler giderek güçleniyor. Kesin olmamakla birlikte Dohuk’taki imamların Süleymaniye ile dayanışmak için bir yürüyüş yapmak istedikleri söyleniyor.
En son YNK yayımladığı bildiride tüm tarafların kabul etmesi durumunda erken seçime gitmeye hazır olduğunu duyurdu. YNK Geniş tabanlı bir hükümetin kurulması, bölgedeki yürütme sisteminin kökten değiştirilmesi, bugüne kadar parlamentonun çıkarmış olduğu tüm yasaların tekrardan görüşmek üzere parlamentoya gönderilmesini kabul ettiğini belirtti.
Görülen o ki tüm işaretler KDP’ye doğru kayıyor. Hedef KDP yalnızlaştırılması ve gösterilerin Hewler ve Dohuk’a yayılmasını sağlamak… Herkes biliyor ki, Hewler’de ciddi bir kalkışma olmadan ciddi bir demokratik reformun olması zor görünüyor.
Ancak KDP gücünü koruduğunu bu eylemliklerde asıl güç kaybına uğrayanın YNK olduğunu düşünüyor. Çünkü gösteriler sadece YNK bölgesinde oluyor. Her ne kadar bu alanlarda KDP kurum ve kuruluşlarına saldırı olsa da KDP bu durumu kendisi için ciddi bir tehlike olarak görmüyor.
Şu an KDP gücünü koruduğunu düşünebilir ancak göstericilerin talepleri son derece haklı ve yerinde. Kürt yönetimi daha ciddi adımlar atma zorunda.
En önemlisi de Kürtlerin kazanımlarını ve geleceğini garantiye almanın yolu ise ulusal düzeyde bir strateji oluşturmaktan geçiyor. PKK lideri Abdullah Öcalan ve KCK’nin bir süredir gündeme getirdiği ulusal kongre bunun için ciddi bir başlangıçtır. Aksi durumda salt kendi bölgelerinde iktidarı esas alan KDP ve YNK’nin dar örgütsel politikaları bütün kazanımların yok olmasına neden olacaktır.
26 Şub 2011
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder
Hakaret küfür vb yorumlarınız olursa savcılığa başvurulucaktır