29 Oca 2012

AKP’den 7 yıldır ’İnsan haklarini isletmedik’ itirafi



AKP’den 7 yıldır ’İnsan haklarını işletmedik’ itirafı


Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, 7 yıldır Başbakanlık İnsan Hakları Kurulu’nu işletmediklerini itiraf etti. Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Genel Sekreteri Metin Bakkalcı ise, yönetmeliği gereği bugüne kadar yapılmayan 21 toplantının sorumluluğunun AKP hükümetine ait olduğunu belirterek, 7 yıldır işlenen suç karşısında savcıların harekete geçmesini beklediklerini söyledi. 

ANF’de 26 Aralık 2011 tarihinde yayınlanan Türkiye’deki İnsan Hakları Danışma Kurulu’nun 7 yıldır işlevsiz bırakıldığı’ haberinin milletvekilleri ve insan hakları aktivistlerinin gündemine girmesinin ardından, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, konuya ilişkin bir açıklama yayınladı. Ancak Atalay açıklamasında, kurulun 7 yıl boyunca toplanamama gerekçeleri hakkında açıklayıcı ve net bir bilgiye yer vermezken, AKP hükümetinin siyasal sorumluluğuna ise değinmekten kaçındı. 

GEREKÇE, GÖRÜŞ AYRILIRLARIYMIŞ

AKP hükümetinin bir bakıma insan hakları karnesini de ortaya koyan Beşir Atalay, İnsan Hakları Danışma Kurulu üyeleri arasındaki görüş ayrılıkları ile yaşanan tartışmaların, kurulun sağlıklı ve etkin bir şekilde toplanıp çalışmasını olumsuz etkilediği itirafıyla kurulu toplayamadıklarını söyledi. Bu itiraf, insan hakları örgütlerinin kuruluşu öncesinde söz konusu Kurul’a yönelttikleri ‘tüzel kişiliği, bütçesi ve personeli bulunmadığı için işlevsiz kalacak’ eleştirilerini de haklı çıkardı. 

İHD ve TİHV gibi insan hakları örgütlerinin kuruluş aşamasında mesafeli durdukları söz konusu oluşum için Başbakan Yardımcısı Atalay’dan “Bilindiği gibi kurulun tüzel kişiliği, bütçe ve personeli bulunmamakta, üyeleri ücret almamaktadır. BM tarafından tavsiye edilen Paris Prensipleri gereğince, bu kurumların asgarî kanunla kurulması, mümkün olabildiğince geniş bir görev tanımına sahip bulunması, çoğulcu bir yapıya, fonksiyonel bağımsızlığa ve idari ve mali özerkliğe sahip olmaları gerekmektedir” itirafı geldi. 

TİHV SAVCILARI GÖREVE ÇAĞIRDI

Konuya ilişkin olarak ANF’ye değerlendirmelerde bulunan TİHV Genel Sekreteri Metin Bakkalcı, kurulun yönetmeliği gereği 7 yıl süresince 21 defa toplanması gerekmesine karşın, söz konusu toplantıların yapılmaması nedeniyle açık bir şekilde suç işlendiğini belirtti. Toplantıların gerçekleştirilmesini sağlamanın sorumluluğunun siyasal iktidara ait olduğunu ifade eden Metin Bakkalcı, siyasal iktidarın 7 yıldır suç işlemekte ısrarcı olduğunu belirterek, TİHV olarak savcıların harekete geçmesini beklediklerini söyledi. Siyasal iktidardan insan hakları konusunda bir adım atmasa da rutin toplantıları düzenleyerek en azından yasalara uymasını beklediklerini belirten Bakkalcı, her türlü eksiğine karşın yurttaşların ihtiyacı çerçevesinde nitelikli bir faaliyet yürütebilme olasılığı bulunan Kurul’un çalışmalarının AKP tarafından bilinçli bir şekilde engellediğini ifade etti.

Metin Bakkalcı, AKP’nin insan hakları konusundaki alanları daraltması ve elverişli kanalları kapatması ile 2005 yılında Hrant Dink’in katledilmesi arasında bir paralellik bulunduğuna ise şu sözlerle dikkat çekti: “Şayet 2005 yılı dikkatle incelediğimizde kritik bir eşiğin aşıldığını, büyük bir kırılmanın yaşandığını görürüz. Eğer söz konusu kurul, çalışmalarına devam edebilseydi, 2005 yılı başta olmak üzere sonraki süreçte yaşanan hak ihlalleri ile bir takım saldırıların önüne geçilmesi mümkün olabilirdi.”

“KURUL ÖLÜ DOĞMUŞ BİR ÇOCUKTU”

İHD ise ANF’ye yaptığı açıklamada, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın kendilerinin kurulun oluşumu öncesinde öne sürdükleri çekincelerin, 11 yıl sonra siyasal iktidar tarafından kabullenildiği anlamına geldiğini ifade etti. Paris İlkeleri başta olmak üzere dünya genelinde geçerlilik kazanmış ve uluslararası antlaşmalarla garanti altına alınmış kabullere göre şekillenmemiş bir insan hakları örgütlenmesinin etki yaratmaktan uzak bir girişim olacağına vurgu yapan İHD, Türkiye’nin geniş kapsamlı ve katılımcı bir insan hakları kuruluna ihtiyacı olduğunu belirtti. Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu’nu ‘ölü doğmuş çocuk’ olarak niteleyen İHD, siyasal iktidarın insan hakları alanında faaliyet gösteren örgütlerle bir araya gelerek uluslararası sözleşmelere uygun bir mekanizma oluşturması gerektiğini vurguladı.

ANF NEWS AGENCY  Hişyar Barzan Şerefhanoğlu -ANF

0 yorum:

Yorum Gönder

Hakaret küfür vb yorumlarınız olursa savcılığa başvurulucaktır