Gazeteci Özdemir yükselen korku duvarına dokundu
ANF
09:49 / 31 Ocak 2012
İstanbul - Gazeteci Cüneyt Özdemir, Türkiye’de dokunanın yandığı tabulardan biri olarak tanımladığı Fırat Haber Ajansı’na (ANF) konuşanlara yönelik baskılara dikkat çekerek, “Fırat Haber Ajansı’na konuşmak suç mudur? Suçsa hangi yasaya göre suçtur? Suç değilse kopartılan bu etik kıyametin anlamı nedir?" diye sordu.
Gazeteci Özdemir, Radikal gazetesinde “Murathan Mungan BDP'ye ders değil ilham verdi” başlığı ile yayınlanan bugünkü köşe yazısında “her geçen gün yükselen” korku duvarına dokundu. Özdemir, “Umalım hiç kimse yarın bir gün Murathan Mungan'ı KCK'lı olmakla suçlayacak kadar çıldırmamıştır” diyerek ünlü şair ve yazarın BDP Siyaset Akademisi’nde ders vermesini şöyle değerlendirdi: “Tam da BDP’ye dokunan ‘KCK’ bahanesiyle yanarken tam da herkes köşesine sinmiş çekilmişken tam da siyaset sahnesinde Kürt Kürtle, Türk Türkle ayrışmaya başlamışken Türkiye’nin en ünlü şair ve yazarı Murathan Mungan çıktı BDP Siyaset Akademisi’nde ders verdi. Mungan verdiği derste “Burada olmam, burada konuşuyor olmam hem buradakiler hem de burada olmayı reddedenler için bir şey ifade ediyordur” diye sözlerine başlamış. Bence bir şey değil çok şey ifade ediyor. BDP halkın oylarıyla seçilmiş ve Meclis’te milyonlarca kişiyi temsil eden legal bir parti. Sonuçta demokrasi beğendikleriniz kadar beğenmediklerinize de tahammül edebilme sanatı. Murathan Mungan ‘korku duvarı’nın her geçen gün yükseldiği bir ortamda BDP Siyaset Akademisi’ne gidip ders vererek bu sürecin içinde anaforlara kapılıp giden pek çok kişiye de çok önemli bir ders verdi. Umalım hiç kimse yarın bir gün Murathan Mungan’ı KCK’lı olmakla suçlayacak kadar çıldırmamıştır. Bazen siyasetin kendi girdabında boğulduğu anlarda Murathan Mungan gibi bir şairin verdiği bir hayat öpücüğü pek çok şeyi farklı bir yöne çevirebilir. Önemli olan bundan sonra BDP Siyaset Akademisi’nde başka yazarların entelektüel aydınların da Murathan Mungan kadar cesur davranıp ders verip veremeyeceği. Ya da şöyle soralım: Bakalım bir şairin verdiği ilham yaratılan korku atmosferini yenebilecek mi?” Gazeteci Özdemir, “Madem BDP Siyaset Akademisi gibi dokunanın yandığı bir tabuya değindik o zaman hazır konusu gelmişken bir başka tabuya dair de kafa yorabiliriz” diyerek Fırat Haber Ajansı’na konuşmanın suç olup olmadığını sordu: “ANF adlı basın kuruluşuna demeç vermek yasak mı değil mi? ANF’yi bilmeyenler için (PKK’ya yakın durduğunu saklamayan) Fırat Haber Ajansı olarak Kürtçeden Türkçeye tercüme edebiliriz. En son Mehmet Bekaroğlu’nun demeç verdiği ANF’ye söyleşi veren gazetecilerin başlarına gelmeyen kalmıyor. Kimi ANF sitesine fazla baktığı için tutuklanabiliyor ya da kimi söyleşi verdiği için genel yayın yönetmeninden sağlam bir fırça yiyerek kurtuluyor kimileri ise Mehmet Altan örneğinde olduğu gibi söyleşi verdiği için özür dilemesi istendiği için işinden ayrılmak zorunda bile kalabiliyor. Pek çok çalışanının tutuklu olduğu Fırat Haber Ajansı Türkiye’de yasak. IP adresini değiştirmeden göremiyorsunuz. Gelin şunu açık açık tartışmaya başlayalım: Fırat Haber Ajansı’na konuşmak suç mudur? Suçsa hangi yasaya göre suçtur? Suç değilse kopartılan bu etik kıyametin anlamı nedir?" Yazısının devamında ‘çakma’ olarak tanımladığı, kendini Muhammed Kerim Barzani olarak tanıtan kişinin gazetecilere terör estirmesine değiniyor. Özdemir, Barzani ailesinin hakkında dava açarak ‘bizden değildir’ dediği ‘çakma’ konusunda ise şunları yazdı: “Şehrin ortasında güpe gündüz magazin gazetecisi meslektaşlarımızı döverken neye güveniyorlar? Neden hiç kimse kendisini Barzani olarak tanıtan bu adama dokunamıyor? Polis karakola götürüp ifadesini bile alamıyor? Bizim bilmediğimiz bir dokunulmazlığı varsa İstanbul Emniyeti’nden birisi çıksın açıklama yapsın. Yok eğer koruma tutup adamlarına gazeteci dövdürtmek, ‘azmettirmek’ bu kadar kolay hale geldiyse vay haline sıradan vatandaşın.” ANF NEWS AGENCY |
0 yorum:
Yorum Gönder
Hakaret küfür vb yorumlarınız olursa savcılığa başvurulucaktır